20 Temmuz 2012 Cuma

Cinler Periler

Sınavıma kabaca 12 saat kaldı. Yeterli miktarda çalışmadım, pilim bitti sayılır. Gerilimi iyiden iyiye hissetmeye başladığım şu anlarda bloga yazmanın iyi bir fikir olacağını düşündüm.

Hayaletler, cinler gibi hedelerin varlığının imkansız olduğunu düşünmedim hiçbir zaman. Olmadıklarını tahmin etmekle birlikte, var olmalarını umdum bile. Çünkü tahayyül edemediğimiz şeylerin varlığı, hali hazırdaki anlamsızlığı belirsizliğe çevirebilir. 9 yaşımdayken ufo gibi bir şey gördüm yıldızlara bakarken. Yegane metafizik deneyimim bu. Öcüler yok sanırım, var olsalardı her şey daha az korkunç olurdu.

Evren gerçekten(GERÇEKTEN) dehşet verici büyüklükte bir yer. 600 ışık yılı öteden bizi izleyenler varsa İstanbul'un fethini falan görüyorlar. Ki 600 ışık yılı uzaklık yakın gayet.

Rosenhan deneyinde psikolog eleman 8 kişi seçmiş ve bunların kafalarında pat diye bir ses duyduklarını söyleyerek akıl hastanelerine başvurmalarını istemiş. İsimleri ve meslekleri dışında tüm hayatlarını olduğu gibi anlatmış başvuranlar. 7'si şizofreni 1'i bipolar bozukluk teşhisiyle kliniğe yatırılmış. Klinikte normal davranmalarına ve artık bir ses duymadıklarını söylemelerine rağmen taburcu edilmemişler, ağır ilaçlar kullanmışlar, 2 ay klinikte tutulanlar olmuş. 30 yıl sonra aynı deneyi başka biri yapmış. Bu sefer de hastaların hepsi depresyon teşhisiyle kliniğe yatırılmışlar. Bu deney bence psikiyatri ve psikolojinin yararsızlığını göstermekten ziyade psikiyatristlerin dallamalığını gösteriyor. Genel olarak insanların dallamalığını da gösteriyor hatta. Benim çıkardığım bir diğer sonuç ise normal insanlar ağır ilaçlara maruz kalıyorlarsa, biz de bir takım kimyasallar kullanabiliriz.

Kerem'in bloga yazdığı Limon Pazarı başlıklı yazı blog istatistiklerine bakarsak çok okundu. Kendisine yazdığı için teşekkür ediyorum, daha çok yazsın. Ben de kesinlikle aşk ilişkilerine ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Ama, benim için önemli bir noktayı tekrar vurgulamak gerekirse, her şeyimizi o nokta üzerine kurmamalıyız. Çünkü yeterince sabit bir nokta değil.

Bir de, astrolojiyi sürekli aşağılayan insanlardan rahatsız olduğumu söylemek istiyorum. Özellikle de, aşağılayan kişi dindarsa iyice komik oluyor, ama dindar değilse bile, dinin amına koyıyım diye dolaşmadığına göre astrolojinin amına koyıyım diye de dolaşmamalı.

Bence ama az, ama fazla, hepimiz malız.

Hadi ders çalışıyorum. Eyyorlamam bu kadar.

2 yorum:

Harun TURAN dedi ki...

Sınavın nasıl geçti dostum? Umarım o kadar gerildiğine değmiştir.

Buğra dedi ki...

Teşekkürler! Sınav bok gibi geçti, önümdeki maçlara bakıyorum. Sınavın varlığı değil de çok kısa sürede çok fazla bilgiyi almaya çalışıp, kısmen başarısız olarak aynı prosesi ara vermeden defalarca tekrar etmek gerilimi doğuruyor. Hayırlısı.