28 Ağustos 2009 Cuma

xkcd

xkcd.com diye bir site keşfettim, sahibi Nasa'da robotlar üzerine çalışan Randall Munroe diye bir kişi imiş. Kah ehe aha diye gülüyorum, kah aa evet diyorum, kah da bir hoş oluyorum(ihi).

Gonna Live Forever

Korktuğum başıma geldi. Neden korkuyorsun diye soracak olursanız, o ağırlık salonlarındaki barlar var ya. Sana girsin okuyucu. Hım neyse, evet o barlardan korkuyordum, başıma düşürdüm. Bu noktada bir soru daha sorun bana. Hadisenin nasıl cereyan ettiğini sorun. Sorduğunuzu varsayarak söylüyorum ki, barı düşürdüm kafama, çünkü cool adam triplerindeydim. Tek hamlede, fırlatırcasına bıraktım barı tablasına(barın koyulduğu yere ne denir ki yahu?). Bu eylemim, bana, başıma doğru serbest düşüş yapan bir bar olarak geri döndü. Barı başımda hissetmemden müteakip gözlerini bana çevirmiş insanlara cool tavrımı korumaya çalışarak "bir şey yok!" manasında mimikler yaptım. Sonrasında da dedimdi ki, yahu ağırlık takmış olsaydım bu bara şimdi ölmüş bile olabilirdim pekala da. Kürek takımındaki ağabeylerimiz beni örnek göstereceklerdi ağırlık salonundaki gençlere öğüt verirken. "Bakın bir eleman vardı takımda, kafasına ağırlık düşürüp öldü." falan diyecekler idi peh. Mete Abi de ölmüş geçen gün. İyi adamdı. Pek bir şey hissetmedim açıkçası. Üzülmek için empati kurmak gerek, herkes ile empati kurmaya kalksam empati yapan organlarım kilitlenir.

Ne diyordum, hı evet, neyse şimdi benim midem falan bulanıyor bir miktar. Başım da ağrıyor. Bunun sonucu olarak da kafamda uyuyup da uyanmamak var diye bir düşünce oluştu heh. Bu da beni yaşadığım hayatı tekrar sorgulama şeysine getirdi takdir edersiniz ki. Fena değil şimdilik bence, çok da kötü yaşamadım. Daha bir sürü hata yapmak istiyorum, evet! Daha da zor durumlara gireyim de beni öldürmeyen şey güçlendirsin beni.

Zaten "hayattaki doğrular" baya göreceli bir kavram. "Einmal ist keinmal." diye bir deyiş var ya lirik Almanca dilinde. Biz "Bir kereden bir şey olmaz." diye bükmüşüz orjinal sözü, bakire kızlarımızı cimaya ikna edebilmek için haha. "Bir kere olan şey olmamış da sayılabilir pekala." gibi bir şey halbüsü. Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği'nde Milan Baros diyor ki, insan da yalnızca tek bir yaşam yaşayabileceğinden kendini hiç yaşamamış sayabilir pekala da. Öyle demeyelim ama biz.

Takılın gençler! Yanlış diye bir şey yok. Dönülemez hata yok. Her şey bitmiyor hiçbir zaman. Hayat zor, e yani napalım. Arabesk triplere girmeyin. Yaralanıyorsunuz, kabuklar geçmiyor falan; ama bir şey değil onlar da yaa, nolcak. Ana fikri bu yazının, çok sikindirik oldu evet.

Çok güzel theme song buldum. Müzeyyen Senar söylesin: Ölürsem Yazıktır

25 Ağustos 2009 Salı

Oh yeah man, yoktum bir süredir. Olacağım artık, rayına oturttum yalnız ve güzel ülkemdeki yaşamımı.

Hım, birtakım çetrefilli olaylara girdim ilişkiler hususunda sanırım. Yaşadığım tüm şeyleri appreciate edeceğim, değer verdiklerimi kırmak istemiyorum sadece. Umarım olmaz öyle bir şey.

Dönem başı buğrası oldum yine. Şunu da başarıcam, bunu da yapıcam diye düşünüyorum. Dönem sonu buğrası tanımak istemeyeceğiniz biri zaten.

2+1 aporlör aldım kendime, çok mutluyum bu yüzden. Hayatımdaki en önemli şeylerden biri harici hard diskimmiş bu arada. Bozulduğunu sandım da, üzüldüm oldukça. Neyse ki iyi durumdaymış. Yedeklemeliyim içerisindeki verileri tez zamanda.

Vatanıma döndükten sonra birtakım şeylerin beni frustration duygularına gark ettiğini farkettim. Yol problemini eskisinden daha fazla kafama takıyorum. Okula gidip gelmek için 7 liraya yakın bir miktar harcamam gerekmesi ziyadesiyle sinirlendirmekte bünyemi örneğin.

Kürek çekeceğim köpekler gibi umarım. Son kararım bu kenan evet.