28 Kasım 2008 Cuma

Hım, düzenli yazmalıyım düşüncem çerçevesinde yazıyorum. Ama lab raporu uğraşım sebebiyle beynim allak bullak oldu, kısa geçeyim.
Yalnız hissediyorum bir süredir. Bunun sebeplerini düşündüm, üç şey geldi aklıma. İlki, cidden de bir miktar yalnız olduğum. Yani, birkaç arkadaşım var; ama, konjonktür gereği pek görüşemiyorum onlarla bu sıralar. Sonra dedim ki "E ama arkadaşlarla sürekli görüşülmemesi normal birşey de olabilir pekala" Bu da beni ikinci sebep olma ihtimali olan şeye getirdi. O da yeterince pohpohlanmıyor oluşum, veyahut egomu yeterince tatmin edemiyor oluşum. (İnsanlar yeterince değerimi bilmiyor, anlaşılmıyorum vs. şeklinde) (Sebep muhtemelen budur heralde bu arada) Egoyu kim tatmin eder? Sevgili tatmin eder. Zaten ego tatmini sebebi dışında da bir kız arkadaşa ihtiyaç duyuyorum sanırsam. Yani değer verebileceğim değerde birini bulayım, sonra dünyada varlığının detaylarının farkında olacağım biri olsun o da benim varlığımın farkında olsun falan. Ama sürekli aynı ortamlarda bulunarak nasıl kız bulayım di mi? Bulamam, evet. Hım neyse, üçüncü ihtimal olarak da abazanlığı buldum, ama yok o değildir heralde. O mu yoksa? yok değil.

Ondan sonra, Yemekteyiz programı süper. Çok sevdim. Yarışmacı interaksiyonları süper. Yalancı tiramisunun tarifini alcaktım geçen gün, ama sonra annemin yaptığının daha güzel olduğuna karar verdim. Ondan alırım dedim.

Hım, bir de Emrah'lar dallama oluyor diye bir hipotezim var ve ben o Emrah'lara Osman diyorum. Dallama olmayan bir Emrah tanırsam ona Emrah diyebilirim.

Son olarak da Tuncay Güney'in Mit'çi çıkması?

3 yorum:

Unknown dedi ki...

Bugracim duygu tasmasi yasiyorum su an. Cok begendim gercekten :)

Buğra dedi ki...

Bu kadar duygusuz bir yazıda duygu taşması yaşayabilmeniz beni düşüncelere sevk etti kerem bey

Buğra dedi ki...

yorumuma bak yaa amk malı