26 Kasım 2008 Çarşamba

Everybody Loves CHP ya da CHP Loves Everybody?




Bu sıralar Chp'nin kara çarşaf açılımı gündemin ön sıralarında. Konu hakkında olumlu yorum yapan kimse yok neredeyse.

Eh, bence de nereden bakarsan bak pek bir yere açılmayan bir açılım olmuş bu kara çarşaf hedesi. Öyle ki, Baykal'ın Chp politikalarını "rüyalanmak" tabir edilen metod ile oluşturduğuna inanmaya başlayacağım*. Kendisi ve kadrosu herhalde yüzyıllardır partinin başında; ama Chp'nin savunduğu çizgileri anlamlandırabilmek halen mümkün değil.

Bazen neredeyse ırkçılığa kayacak derecede ulusalcı görünürlerken, akabinde Kürt açılımı yapabiliyorlar. Ha, aslında eyleme geçen birşey yok tabi, ama bu açılımın lafının edilmesi bile bir kazanım sayılabilir. (Sosyalist enternasyonal'e üye partiye olan beklentilerimize bak eheh)

Şimdi de "Tehlikenin farkında mısınız? zın zın zın" diye gezinirlerken, bir anda "Kara çarşaflı da insan. Hepimiz eşitiz." gibi bir söylem oluşturuverdiler.

Kara çarşaflı insanın, normal insanla eşit olamayacağı bir yana(Zira, başta "kara çarşaflı kadın", kendini kocasıyla ve diğer erkeklerle eşit tutmaz.) CHP'nin bu söylemini geçerleyebilmemiz için, partinin nüdistlerle, kara çarşaflıları aynı kefeye koyabilecek kadar açık görüşlü bir politikaya sahip olduğunu varsaymamız gerekiyor. Bu varsayıma denk bir varsayım, AKP'nin parti içi toplantılarında sekizli onlu orgy'lerin döndüğü varsayımı olabilir sanırım.(daha absürd birşey bulursam onu yazarım ehe)

Kısacası, eğer mesele oy kazanmaksa kara çarşaflı cemaat original çarşafçı partiler dururken, CHP'ye oy vermez. Yok; bu, parti içindeki bir politika değişiminin göstergesi ise 70(yetmiş) yaşın yeni politikalar oluşturmak için az da olsa geç olduğunu düşünüyor insan ister istemez.

Bu, meselenin bir yönü tabi. Sonuçta, Halk Partisi misyonu gereği, belli konularda kırmızı çizgilere sahip olması gereken ve bi'kaç oy için söylem değiştirme lüksü olmayan bir parti. Ama; sol, bana göre sürekli yeni açılımlar yapılması gereken kaotikliğini koruması gereken bir yapı.

Sürekli yeni politikalar üretilmeli, birleşmeler, ayrılıklar olmalı. Hedef kitle yoksul kesim olmalı, halk bilinçlendirilmeli, özgür düşünce savunulmalı, her konu tartışılabilmeli. Sürekli bir devinim olmalı.. Ta ki yeterince güçlü bir hareket oluşturulabilene kadar! Ve işte ancak o zaman solun varlığının bir sebebi olabilir. Çünkü; daha iyi bir düzenin yaratılması, sadece değişim sayesinde gerçekleştirilebilir.



* : Rüyalanmak derken tabi kamyon deviren ergenin rüyalanması değil de , Nostradamus'un gelecek kehanetleri tadında bir rüyalanmadan bahsediliyor.

Sonradan Edit: Politika diye bir şey olduğunu öğrenen Buğra yazı yazmaya karar veriyor Vol:1. İğrenç sığlıkta, iğrenç bir yazı.

Hiç yorum yok: